Hakkımda

Fotoğrafım
İçinden geldiği yöne gitmek , düşünmeden yazmak hiç kolay değildir.. İçinden geçenlerin şerefine...

18 Ocak 2010 Pazartesi

17 Ocak 2010 Pazar

kahramanlara...


fülüt sesi yankılıyor duvarlarda...çocukluğumu anımsıyorum...bir kapı aralığından kendimi gözetliyorum..kaçkez ölümün kıyısına yanaşmışım,kaçkez kazalardan kurtulmuşum...kaç kez babamın ardından el sallamışım..ve o kaç kez sırtında hep anımsadığım o ağır kocaman valiziyle evin köşesinden dönüp gitmiş...öyle bir yürürdüki öyle heybetli ve sağlıklıydıki saçları uçuşurdu rüzgarda ve bana el sallardı...akşama eve dönmeyeceğini bilirdim...yarında gelmeyeceğini..belki ben bir yaş daha büyüdüğümde evde olucaktı...her döndüğünde sanki biraz daha yaşlanırdı,birazdaha yorgun düşerdi...benim babam benim kahramanımdı halada öyle....benim babam gemide çalışan bir makinistti..ben onun koskocaman gemilerde çalıştığını anlatırdım çocuklara...nekadar büyük diye sorduklarındada allah kadar büyük derdim...:)onunla ilgili sayfalarca yazabilirim...kalbim derya gibi açılıyor önünde..içi onun sevgisiyle dolu...baba ne erdemlisin,ne güleryüzlüsün ne tatlı dillisin..bana hep inandın,hep sırtımı sıvazladın...benimle bıkmadan saklambaç oynayan tek insan,yaptığım oyuncak yemekleri her seferinde yiyormuş gibi yapan tek kişi...ve hep aynı heyecanla,aynı enerjiyle...hala gemidesin..denizler senin evin...denizler senin kaderin...büyüdüm..büyüdüm yokluğunda...yine yeni yaşlar alarak....saçların seni son gördüğümde daha bir beyazdı..ama daha bir hava katmış sana..çok yakışıklı olmuşsun...tontonum canım,balım benim...hadi dön seni bekliyorum...bana ne demiştin..hayalleri olmadan yaşayamaz insan..senin hayalin varmı diye sormuştum...evet demiştin.. benim hayalim senin mutlu olduğunu görmek...ben mutluyum baba hemde çook..çünkü hayatımda başka bir kahraman daha var...onu çok seviyorum..onun ismi tayfun...sevdiğim ikinci erkek..sizi çoook seviyorum hemde çook..

13 Ocak 2010 Çarşamba

kafam keşke bukadar karmakarışık olmasaydı....okadar gürültü var ki...ve ben hiçbirine tahammül edemiyorum...tek duymak istediğim beni rahatlatıcak,çoşturacak,hüzünlendirecek yada sakinleştirecek müzik..sadece notaların sesi...evet sadece bu..buaralar tiyatro oyunu da izleyemiyorum..keşke yurt dışında yaşasaydım yada oraya gidebilseydim..artık farklı bişiyler izlemek istiyorum...bizim oyunlarımızdan bıktım...hala aynı yerdeyiz..hala aynı sıkıcı oyunlar...ah keşke imkanımız olsa...gerçekten sıkıldım..içi geçmiş olan oyunlardan...doğru düzgün müzikal bile yokk..o yok bu yokk..yapan yok.....hadi zaman geç biran önce..geç de yeniler gelsin,yeni oyunlar yazılsın...değişik kafalar,vizyonu olan insanlar yönetsin ve sahnelesin....dar kafalı,egosu olan,tiyatro sahnesini babasının malıymış gibi zapdetmiş olan insanlar gitsin memur olsun veznede falan çalışsın...bu işi sanatı,başkalarına bıraksın...bitsin...

9 Ocak 2010 Cumartesi

woinkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk
kkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk
kkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk
beni buuul....

6 Ocak 2010 Çarşamba

içimde kıpır kıpır durmak bilmeyen kurtçuklar var..ehhehehe..hayali kurtçuklar onlar..çünkü yerimde duramıyorum..ve tarif edilmez bir sevgi seli içimde dolanıyor..aman boğulup gitmeyeyimde kendi mutluluğum içinde..heh bu işte asıl sorun azıcık mutlu olduğumuzda,bu duyguyu sonuna kadar yaşamaktan bile korkuyoruz..garip bir inanış şeklimiz var ..saçma sapan korkular..çok güldük başımıza bi iş gelir,ardından ağlarız,kötü şeyler olur falan..insan bi rahat rahat mutlu olamıyor dime...insanı yıldırma psikolojisi işte..mutlaka paranoyalar üreticeksinki bütün toplumu paranoyak yapıcaksın..bu koskocaman bir çarkın küçük bir parçası işte...neyse ben buaralar içimden geldiği gibi yaşıyacağım..hissettiğim gibi..hiçbir saçmalıktan korkmadan...ve hep gülümseyerek..düşsem bile gülümseyeceğim,otobüsü kaçırdığımda bile...

4 Ocak 2010 Pazartesi

hayalim...

hiç hayal etmemiştim mavi gözleri olan bir sevgilimin olucağını..hep mavi gözlerimin olmasını hayal etmiştim aslında..deli gibi istemiştim..birsürü rüya görmüştüm üstelik bununla ilgili..rüyamda bin tane gözüm varmış hepsi rengarenkmiş ama ben sadece mavi olsun istiyorum parlak,derin,buğulu...sonra unuttum sanırım..yada kendi gözlerimi bana sevdiren biri çıktı karşıma..badem göz dedi bana.eşşek gözlü bile dedi..gerçekten aklımın ucundan bile geçmezdi gözleri bukadar manalı bir sevgilim olucağını..o gözleri görebilmek,yakınından bakabilmek,saatlerce mavinin birsürü tonunda yüzebilmek hayal değilde nedir?yada mucize....
neyse nazar değdirmeyelim yeryüzünde bir eşi benzeri olmayan gözlere sahip sevgilime..o gözlerki ne renk olurlarsa olsunlar,onlar öyle bir bakıyorlarki içimden yüzlerce kez şükrediyorum varlığına.....